Almanya'nın birleşmesi
Ayrı Alman krallıkların ilk defa Alman İmparatorluğu adı altında birleşmesi / From Wikipedia, the free encyclopedia
Resmî olarak Almanya'nın birleşmesi ile siyasi ve idarî olarak birleşik bir ulus devletin ortaya çıkması 18 Ocak 1871'de Fransa'daki Versay Sarayı'nın Aynalar Galerisi'nde gerçekleşti. Fransa-Prusya Savaşı sonrası Fransızların silah bırakmasının ardından, Alman devletlerinin prensleri Prusyalı I. Wilhelm'i Alman İmparatoru ilan etmek için bir araya geldi. Pratikte, Almanca konuşan halkların çoğunluğunun birleşik bir devlet altında toplanması, resmî ve soylu yöneticiler arasındaki gayriresmî ittifaklar sayesinde bir süredir düzensiz olarak gelişmekteydi. Ancak birleşme fikirleri, tarafların kendi çıkarları yüzünden Kutsal Roma Cermen İmparatorluğu'nun 1806'da dağılması ve Napolyon Savaşları'nın gerçekleşmesi üzerine kuvvetlenen milliyetçilik hareketlerine kadar neredeyse yüz yıl gecikerek aristokratik bir deneme olmaktan öteye gidemedi.
Yeni ulusun din, dil, sosyal ve kültürel açılardan çeşitli radikal değişimlere uğramasına sebep olan birleşme ise 1871 tarihinin, geniş çaplı birleşme sürecinin sadece küçük bir parçası olduğu izlenimi vermektedir. Kutsal Roma Cermen İmparatoru sık sık "Tüm Almanların İmparatoru" olarak anılmakta ve soylu sınıf üyelerine "Alman Prensleri" ya da "Almanya'nın Prensleri" denilmekteydi.
500'den fazla bağımsız devlet barındıran Kutsal Roma Cermen İmparatorluğu, imparator II. Franz, Üçüncü Koalisyon Savaşı sırasında 6 Ağustos 1806 tarihinde tahttan çekildiğinde fiilen sona erdi. İmparatorluğun çöküşüyle gelen yasal, idarî ve siyasi karmaşaya rağmen, eski imparatorluğun Almanca konuşulan bölgelerindeki halkın dil, kültür ve hukukî gelenekler konularındaki ortak noktaları Fransız Devrim Savaşları ve Napolyon Savaşları sırasında paylaşılan tecrübelerle daha da kuvvetlendi. Hanedan ve mutlakiyete meydan okuyan Avrupa liberalizmi, birleşme için zihinsel bir temel oluşturdu. Alman liberalizmi ise bunun dışında bir coğrafî bölgedeki halkın gelenek, eğitim ve dil konularında birleşmesinin önemini vurguladı. Ekonomik açıdan, Prusya'nın gümrük birliği olan Zollverein'in oluşturulması ve ardından Alman Konfederasyonu'ndaki diğer devletleri de içerecek şekilde genişlemesi devletler arasındaki ve içindeki rekabeti azalttı. Yeni ortaya çıkan ulaşım imkânları iş ve eğlence seyahatlerini kolaylaştırarak orta Avrupa'ya yayılmış Almanca konuşan halkların birbiri ile iletişim içinde bulunmasını kolaylaştırdı.
1814-1815 Napolyon Savaşları sonrasındaki Viyana Kongresi'nin sonucu olarak ortaya çıkan etki alanı diplomatik modeli, Orta Avrupa'daki Avusturya egemenliğini güçlendirdi. Fakat, Viyana'daki arabulucular Prusya'nın Alman devletleri arasında ve içinde artan gücünü hesaba katmayarak, Prusya'nın Alman devletleri içinde Avusturya ile liderlik mücadelesine girebileceğini öngöremediler. Bu Alman ikiliği birleşme sorununa iki farklı çözüm getirdi: Kleindeutsche Lösung, küçük Almanya çözümü (Avusturyasız Almanya) ya da Großdeutsche Lösung, büyük Almanya çözümü (Avusturyalı Almanya).
Tarihçiler, Prusya başbakanı Otto von Bismarck'ın 1866'daki Kuzey Almanya Konfederasyonu'nu geri kalan bağımsız Alman devletlerini de içerecek bir şekilde genişletmek için baştan beri bir planının mı olduğu yoksa sadece Prusya Krallığı'nın gücünü genişletmek amacında mı olduğu konusunda anlaşamamıştır. 19. yüzyılda Bismarck'ın Realpolitik'inin gücüne ek olarak bazı dış etkenlerin de erken dönem modern devletlerinin siyasi, ekonomik, askerî ve diplomatik ilişkilerini yeniden düzenlemesine neden olduğu sonucuna varmışlardır. Danimarka ve Fransız milliyetçiliğine tepkiler, dikkatleri Alman birleşmesiyle ilgili ifadelere çekti. Üç bölgesel savaşta kazanılan askerî zaferler -özellikle Prusya'nın kazandıkları- politikacıların birleşmeyi desteklemek için kullanabilecekleri bir coşku ve gurur kaynağı oldu. Bu tecrübe Napolyon Savaşları'nda özellikle de 1813-1814'teki Altıncı Koalisyon Savaşı'ndaki iki yönlü başarıyı yansıtıyordu. Avusturyasız bir Almanya'nın kurulmasıyla, 1871 yılındaki siyasi ve idarî birleşme, en azından ikilik sorununu çözdü.